Supra SLX Başlamak Üzere!!1!!

Herkese merhaba. 
Keyfim yerinde, çok lakayt, seviyesiz, argo yazı çıkabilir ortaya. Okumadan uyarayım. Bir de uyarı geldi.

Facebookta filan görmüşsünüzdür, akıllı adamın uğraşmayacağı, saçma olduğu kadar enteresan, enteresan olduğu kadar garip, kâh ağlatacak, kâh güldürecek bir projeye niyetlendim.
Neydi bu proje? Supra SLX

Amacı neydi bu projenin? Tofaş Doğan kasasına 2JZ kodlu Supra motorunu koyup sağlıklı şekilde drift yapmak. Neden akıllı adamın uğraşmayacağını anlamışsınızdır herhalde.

Önceki aracım BMW 3.25 Turbo artık drift kulübünün şefkatli kollarında çaylak drift meraklılarına drift eğitimi vermek için kullanılıyor. Motoru elimde kalmasın diye aylar öncesinden sattığım araç aynı motor ile iki antrenman üç eğitim çıkardı, hala yürümeye devam ediyor. Alaman yapmış harbiden. Neyse, BMW mevzusu kapandı, yeni çağ başladı. Artık etiketçiyim. Şaka la şaka. (Ama güzelmiş etiketçi olmak hoşuma da gitti. :D)

Supra SLX nereden geldi aklıma?
Şimdi, öncelikli amacımın, ne yurt dışında, ne Türkiye'de yapılmamış bir araç ile drift yapmak olduğunu söylesem de inanmayın. Asıl amaç, ben TeamArt'ın el emeği göz nuru araçları ile pistte drift yaparken otoparkta amaçsızca dönen Şahin'in daha çok ilgi çekmesini kıskandım. Evet ulan kıskandım, itiraf ediyorum n'olmuş? :D Tamam, sakinim.


Tofaş ile drift olur mu olmaz mı düşünürken her zamanki gibi TeamArt'a danıştım. İlk danıştığım anlarda anlamsızca suratıma bakan, ciddiyetimi anlayınca s**tir çeken abiler oldu. Olsun, yılmadım, yıldıramadılar.

İddia ediyorum! ki kolay kolay yapmam böyle şeyler. İsmail usta 2jz motor konusunda Türkiye'de herkese saplar. Arabayı şimdi götürsem bir haftada 2jz oturtur. (Gazı da verdik, hemen bitirirsin artık abi ehehe)
İsmail ustaya biz arkadaşlar arasında "turbo" diyoruz. Sizde diyebilirsiniz artık. Turboya fikrimi ilk söylediğimde verdiği tepki "at arabası getir, 2jz takarım" oldu. Gazı kim kime vermiş jeton yeni düşüyor benim :) Turbodan gazı da aldıktan sonra şahin-doğan piyasasını kurcaladım. Yemin ediyorum projenin en zor kısmı Türkiye'de sağlam ve ucuz tofaş bulmak oldu. Tabi şimdiye kadar. ehehe ilerde ne şemsiyeler açılır içeride belli değil.

Aylarca araç aradım, kimisine çok niyetlendim, kimisiyle pazarlığımızı bile yaptık kısmet olmadı. Dün (15.10.2016) yine malum sitede tofaş ararken, şimdiki arabacıların suya bu dediği günlerde Tofaşa binen arkadaşım Mert Güven ile diyaloğa girdim. İş yerime yakın bir tane '97 model Doğan SLX 1.6 i.e. (ne harf varsa koymuş lavuklar) buldum. Mert yakındaymış atladı geldi. Yıllardır tanıdığım adamın hiç bu kadar ölücü olabileceğini düşünmemiştim eheh. Arabanın önce ırzına geçti, sonra pazarlık etti. Kapora filan verdik ben daha ne olduğunu anlamamıştım, meğer almışız arabayı. :D

Ahanda araba. (Arkadaki araba)

Mert arabayı aldık dedikten sonra ben. (Arkadaki araba)

Fazlada uzatmayayım.
Vel hasıl kelam, projeye başlamaya az kaldı ama kar yağana kadar Doğan SLX 1.6 i.e. (ismine sokim) aracımı semt aracına çevirip binmeyi planlıyorum. :D

Bu arada aracın tüm evrelerini Can Sandel Atasoy'un objektifinden, uzundan biraz kısa metrajlı belgesel tadında video ile taçlandırmayı planlıyoruz.

Yazının devamını projeye başladığımda getiririm artık. Bol fotoğraflı olarak tabi.

Kaldığım yerden devam.

Çok uzun zaman olmuş yazmayalı. Bunda miskinliğim büyük etken :)
Yazıyı bitirdikten sonra en son yazıma baktım ama bir yanlışlık var sanırım 2013 filan yazıyor :)

 
Yazmasamda bir çok değişiklik oldu drift hayatımda. 200Sx'i verip 3.25 Turbo aldım mesela. Önceki yazıları okuyanlar bilir anneanneme olan borcumu. Hala ödemedim, o konuda bir değişiklik yok :)

Yeni drift aracım 3.25 ile ilgili techturkey.com da konu açmıştım zaten. Her zamanki gibi yeniden yazmaya üşenerek o konuyu buraya link olarak koyuyorum. Linkteki konuyu okumadan yazıya devam etmek sağlığa zararlı olabilir!

Yeni Drift Aracımın Konusu
.
.
.
.
.
.
.
Okuduğunuza göre sıkıntı kalmadı, sağlıklı şekilde hayatınıza devam edebilirsiniz :) Gelelim ApexMasters 1. Ayak İzmir yarışına.

Pist ortamı otopark ortamından çok farklıymış. Katılan herkesin damağında tadı kalmıştır sanırım. Öncelikle biliyorsun ki pistin dışına çıktığında tarlaya uçacaksın, onun büzük korkusu daha iyi hakimiyet kurma konusunda yardımcı oluyor.

Ben yurt dışında çekilen drift videolarından özenerek totoyu yasladım tarlaya, çakıla, çimene. AMA ANTRENMANDA. Yarış kısmına sonra geleceğim.

Forumda açtığım konuda okuduğunuz gibi (okudunuz dimi len?) sizin tabiriniz ile drift takımım benim tabirim ile ikinci ailem Team Art Motorsports adına katıldım yarışa. Takım evlere şenlik, pilotlar arasında Oktay Kabaktaş, Seçkin Okçebe, Mert Günerhan, Doğuş Can Dursun ve ben. Arka planda takımın asıl olmazsa olmazları Haydarling, İsmo turbo, Edc, Burak Sırtmaç diye sayarken fark ettim ki drift kulübündeki pilotların, pist ekibinin ve takımların hepsini olmazsa olmaz listesine ekleyebilirim. (MMK hariç, o ///\\\///Nankang lastikleri kullanmıyor. :) )

Yarış kısmına geçeyim. Antrenmanda kendimden beklemediğim performans sergiledim. Öz güven yerine geldi, Özer abiye filan atarlanmaya başladım, ona buna "sana da saplıycam, ona da saplıycam" diyerek dolaşıyorum. 

Sıralama turları geldi çattı, hayatımın ilk yarışı, ilk defa pistteyim, ilk defa seyirci önündeyim. 5.000+ seyirci var. Start çizgisinden apex noktasını görüyorum, hedefe kilitlenmiş half-life oyunundaki lazerli bazuka gibiyim.
Zaten sorun burada başladı. Ulan dangalak senin neyine apex noktası :)
1. Çıkış, ilk apex noktasının 5mt ilerisinde spin. Zaten ilk spinden sonra elim ayağım birbirine dolaştı :) Soğuk terler kaskın altından doğru süzülüyor.
2. Çıkış, ikinci apex noktasının az ilerisinde spin.
3. Çıkış, yine ilk apex noktasının önünde spin.

Top16 ya bile girememenin vermesi gereken üzüntüyü hiç yaşayamadım. Hayat kaldığı yerden devam etti. Üzerine birde gönül rahatlığı ile öz abim diyebileceğim Oktay Kabaktaş podyuma 1. olarak çıkınca kendim 1. olmuş kadar sevindim. Yarışın 2.si Alias Drift Takımından Kemal Soylu, 3.sü Nankang Drift Takımından Özer Mollamehmetoğlu oldu. Kendilerini buradan tekrar tebrik ederim.

Bu arada gaza geldim, bundan sonra kararlı şekilde bloga devam etmeyi düşünüyorum. Drifti bırak blog yaz diyen olursa kulak verebilirim. Şaka şaka, drifti bırakıp bu kadar güzel insandan kopulur mu hiç? Drift bahane dostluklar şahane.

Not: 2.ayak yarışına çok pis hazırlanıcam, savulun diğer takımlar.

Uzun bir aradan sonra.

Blog'a uzun bir ara vermiştim vakit sıkıntısı yaşadığımdan. Üşenmiyorum ve bir güncel atıyorum. Zamanı geldi sanırım bunun.

Ben blog'a ara verdiğim sırada olan şeyler hakkında kısa bir özet geçeyim.

• Arabayı yürüttük. (Şükür)
• Rodajı tamamladım.
• Apex Masters 3. ayak İstanbul yarışına katılmaya karar verdim.
• Yarış antrenmanları sırasında yağ lambası yandı.
• Tırsıp antrenmandan ve yarıştan çekildim.
• Yağ lambasının elektriksel bir arızadan dolayı kısa devre yaptığını öğrendim, kendime küfür ettim.
• 2012 son antrenmanına sağ sağlim katıldım, ancak hararet sebebiyle pistonlar genleşti ve çizildi.

Son maddeye dikkat. Çünkü bu madde tekrar motor yapacağım anlamına geliyor.
Özet bu kadar. Gelelim şimdiki zamana.

 Maddi yönden sıkıntı çektiğim bir döneme denk gelmesi canımı sıktı açıkçası. Yeni parçalarımızın listesi, ekstradan araya kaynattığım parçalar vs. toplamda 3.200$ gibi bir rakam çıktı sadece parçalar için. "Bu senede böylece yattı" diye düşünürken kendime bir sponsor buldum. Sponsor adı "Sevgili Anneannem."

Anneanneme yalakalık protokellerini tamamladıktan sonra yaklaşık 6.000TL borç aldım. Nasıl bir anneanneye sahip olduğumu siz düşünün artık. Her neyse, JDM Works'e ödemeyi yaptım, şubat gibi parçalarımın gelmesini bekliyorum. Parçalar gelene kadar çamurluk içlerini açı kitine hazırlamak için aracı Team ART - İstanbul Garaj'a çektirdim.

 

Araç sırasını beklerken ve hiç aklımda yokken nereden çıktığını anlamadığım bir body kit çıktı ortaya. Haydar abi hipnoz teknikleri kullandı sanırım, halâ çözebilmiş değilim body kit mevzusunu.

Görüldüğü gibi çamurluk kesiliyor, biçiliyor. Bu işlemden sonra açı kiti takıldığında lastikler çamurluğa içeriden sürtmeyecek. Bitmiş hali aşağıda.

 

Ben body kit mevzusunda yanlışmı yaptım acaba, vazmı geçsem diye düşünürken facebook'a bir fotoğraf ekledi İstanbul Garaj.

Açıkçası hızlarına hayran kaldım :) Fikir değiştirmeye bile süre kalmıyor.

Son durum bu şekilde. He unutmadan, Orhun MUTLU arkadaşımızda araç için vinly çalışmaları yapıyor. Kendisi aynı zamanda şirketlere kurumsal kimlik, kartvizit, logo ve aklınıza gelen bir çok grafik çalışmalarını da hazırlıyor. Müracaat; Orhun MUTLU

Bu araca sponsor olmak istermisiniz? Devletin amatör sporculara sponsor olanlara sağladığı kolaylıkları biliyormusunuz? Aşağıdakileri bir okuyun derim.

Sponsor Olmak

 "Türkiye de sponsorluk çok anlaşılmamış ve önem verilmeyen bir konu.Ama reklama para harcamadan ürünlerinizi , özellikle de otomotiv sektörü ürünlerinizi tanıtmanın en kolay yolu sponsorluktur.

 Türkiye de sponsorluk nakit para olarak algılanıyor.Ama para vermeden de bizim ihtiyaçlarımızı karşılayabilirsiniz.

 Otomobil parçalarının en iyi reklamı pistlerde yapılır.Bir ürün pistteki otomobilde kullanılıyor ve bekleneni veriyorsa , en kaliteliyi arayan sizin müşterileriniz içinde yeterince iyidir.Dünyada sponsorluğun neden bu kadar yaygın olduğunu bu şekilde de anlayabiliriz.

Hem sonuçta patates satmıyorsunuz. Ürününüzü insanlara göstermenin daha iyi bir yolu yok !"

Vereceğiniz ürünün size olan maliyeti ile sponsor olacak ve ürününüzün kalitesini insanların gözüne sokabileceksiniz. Bu fırsatı kaçırmayın.İlk olan firmaları seyirciler asla unutmaz.

-Mustafa Mert Kazanç-

Daha detaylı şekilde özel görüşmeler yapılabilir. Sponsorluk konusunda devletin destek için sağladığı kolaylıklar mevcut. Alttaki linkten bu konuda detaylara ulaşabilirsiniz.

SPORA DESTEK OLANLARA VERGİ AVANTAJI

Aracımın Drift Hazırlıkları

Birazda aracı hazırlamam konusuna gelelim. 

Nissan almadan önce çok araştırdım. Forumlardan ve tecrübeli 200SX kullanıcılarından duyduğum kadarı ile parça sıkıntısı ve usta sıkıntısı olduğunu biliyordum. Buna rağmen arabanın o efendi ama agresif görüntüsüne hasta oldum ve mekanik ile uğraşmayı sevdiğim için 200SX almaya karar verdim. Her şey iyi güzel, verdik parayı aldık arabayı sonra başladım düşünmeye "acaba nerde arıza yapıcak" yada "ulan arıza yapsa nereye götürüp yaptırırım"

Aracı aldıktan bir hafta sonra gece tur atarken hararete baktım normalin üstüne doğru gidiyor. Çektim sağa motor çalışır halde beklemeye başladım ama düşmüyordu hatta yükseliyordu. Stop ettim kaputu açtım, radyatör soğudu kapağı açtım su kalmamış. Alttan baktım su damlıyor. Su takviye edip çektim eve. Ertesi gün çekici ile İstanbul Avcılar'da Kariyer Oto'ya götürdüm. Usta sağolsun kaldırdı lifte problemi buldu. Serçe parmaktan daha ince olan demir turbo soğutma borusu çatlamış. Söktü, kaynattı taktı problem giderildi.

Araçtaki başka problemleri bulmak için Mustafa abinin (Mustafa Mert Kazanç) tavsiyesi ile eğitim günü piste çıkıp deneyecektim, problemleri daha rahat tesbit edecektik.

2 Mart Cuma gecesi, yani eğitim gününden bir gün önce yine turlarken 'tak tak tak' diye bir şey vurmaya başladı. Tahmin ettim ama düşünmek istemedim. Araç stop etti. Bekledim tekrar çalıştırdım, ses kesilmişti 'ohh' dedim içimden "yatak değilmiş." 100mt ileride aynı ses tekrar geldi, araç yine stop etti anladımki aklıma gelen başıma gelmişti. Allahtan eve yakındım, ite kaka evin önüne kadar götürdüm arabayı, bıraktım. Eğitimde deneyemedim arabayı, ona yanıyorum. :)

Araba bir haftaya yakın yattı kapının önünde vakit bulamadığım için. Sonra tekrar çekici ile Kariyet Oto'ya götürdüm. Giydim önlüğü, İsmail usta ile birlikte girdik alttan üstten motora, 3-5 saatte indirdik motoru koyduk tezgaha, başladık motoru açmaya.

 İlk gördüğümüz manzara;

E tabi eksantrik milide bu sebepten zarar görmüş. Dahada derinlerde 1. ve 4. kolların yatak sardığını gördük, tabi krankda bitmiş. Madem motora mecburen giriyoruz, adam akıllı parça kullanayımki, driftte zorladığımda sıkıntı çıkartmasın diye düşündüm. Bir parça listesi geldi elime, araştırmaya koyuldum.

Parça Tanımı	Miktar	Ölçü	Marka
Piston	Takım	Standart	CP
Segman	Takım	Standart	CP
Gömlek	Takım	Özel Ölçü	Darton
Ana Yatak	Takım	Standart	ACL Race
Kol Yatak	Takım	Standart	ACL Race
Kol Burcu	Takım	Semi	ACL Race
Gezi Ayı	Takım	Standart	ACL Race
Krank	1 Ad.	Standart	OEM
Biyel Kolu	Takım	Standart	Eagle
Subap Takımı	Takım	Standart	Supertech
Yay ve Şapka	Takım
Subap Lastiği	Takım	Standart	Supertech
Rocker Arm Stoppers	Takım		Circuit Sports
Eksantrik Kasnağı	2 Ad.		Circuit Sports
Silindir Kapak Contası ve Takım Conta	1 Set	Takım halinde	Cometic Pro Set
ARP Saplama	Takım	Standart	Arp
Termostat			Nismo

Araştırdıkça anladımki BMW alsaymışım böyle parça sıkıntım olmayacaktı, ama ben yine olsa yine Nissan alırdım.

Şu an parçaları bekliyorum. Siparişler toplanıyor, Amerika'dan yola çıkacak gelecek, yani 2 ayı bulur benim arabayı bitirmem. Aslında bitirmek diyorumda hiç bitmeyecek biliyorum :) 2-3 sene bu şekilde beni götürür ise ve masraf çıkartmaz ise V8 swaplayadabilirim. Sonra yürüyene komple girişebilirim, sonra kaportaya komple girişebilirim, nasılsa çıkacak bir sürü şey.

Hadi hayırlısı.

 Devamını burada güncelleyeceğim.

Drifte Başlamak

Öncelikle başlangıcımızı yapalım. Drifte olan merakım "Need For Speed" lere dayanır. Küçüktüm, meraklıydım, hevesliydim. Driftin sadece oyundaki gibi "Space" tuşuna basılarak yapıldığını sanıyordum. :) Sonra düzelttim tabi bu yanlışı. Öğrendimki el freni çekilerek yapılıyormuş. Şaka maka bayağı bir süre el freni çekilerek yapıldığını sanıyordum. Üniversite yıllarında araştırmaya başladığımda anladım arkadan itişli araçlarla yapıldığını.

Zaman geçti, işe güce koşturdum büyüdüm, elim ekmek tutmaya  başladı.

Gerçek drift amaçlı kullanılabilecek araç araştırdığımda maliyetlerin beni aşacağını düşündüğüm için drift hevesimi kendim kırdım sanırım. Sosyal medyada meşhur RC yani Radio Control yani Uzaktan kumandalı adam işi oyuncak olmayan oyuncak görünümlü şeyleri gördüm. "Ulan" dedim kendi kendime, "en azından bununla drift yaparım."
Uğraştım ettim, ucuz bir Şahin-Doğan parasına şasemi topladım. 3-5 ay kullandım yetmedi 1:10 aracın hazzı. 1:1 e yani gerçek arabaya geçmeliydim. 

Hep sorumsuz olan ben, bu zamana kadar hiç para biriktirmemiştim. Burada müracat peder bank oldu. Yalvarmalar yakarmalar, borç istemeler, kredi istemeler caydırmadı babamı. "Ben eski araba almam" dedi. İyi dedim ozaman, "ben eskisini ödeyebilirim, yenisini sen al" tabi 2012 M3 fiyatlarını görünce vaz geçti. Vaz geçmek derken komple para vermekten vaz geçti.

Yılmadım bankalarla irtibata geçtim. İhtiyaç kredisi kullanıp hayallerimdeki 200SX S14A'nın hurdasını bile olsa alacaktım. Peder bey işin ciddiyetini anlayınca "çek vereyim çekle alabilirsen al" diye bir teklifte bulundu. Düşünmeden kabul ettim. Çekleri aldım valide bankta 1.000-2.000TL zararına kırdırdım. (Çok iyi finansman olurmuşum aslında.)

Barış Oflu'dan aldığım aracım.

Elime geçen nakit parayla gözüme kestirdiğim Barış OFLU'ya ait kırmızı 200SX'i almaya gittim. İnatçı adam uğraştırdı baya "yok arabamı kullandırmam, yok  pazarlık etmem, yok jantın parasınıda alırım" falan filan derken anlaştık, parayı verdim, arabayı aldım. (Barış ile hala görüşürüz inatçı filan ama sevdiğim saydığım insanlardandır.) :)

 Sonra eğitim şart sloganıyla Drift Academy (www.dirftist.com) Apo abiye başvurumu yaptım, en yakın eğitimde yer olmadığını, bir sonraki eğitimde yer ayıracağını belirtti, rezervasyonumu yaptı.

3 Mart 2012 Cumartesi günü yapılan eğitim kendi açımdan vasattı. Slalom'u yapamadığım için kendime çok kızdım. Günün sonunda yuvarlak yapılacaktı ama kendime güvenim kalmamıştı. Zaten araç arızalandı, eğitim ertelendi. 

Slalomu Yapamayıp Sinirlenmek

25 Mart 2012 Pazar günü yapılan eğitim devamında kendimce çok iyi bir performans sergiledim. Kendime güvenim geldi. Artık kendi aracımı hazırlamaya başladım. 

Maddiyat konusunda çok büyük sıkıntılar bekliyor. Hadi hayırlısı.